Hastamız bu sefer 73 yaşında diyabetik bir kadın idi. Kızı ve eşi hiç hareket etmediğinden ve pek bir şey yemediğinden bahsetti. Diyabeti vardı. Dikkat etmiyordu. Hamur işi yiyordu sürekli. En önemli sorun ise sürekli yatıyordu, yatmak istiyordu. Ailesi ise bundan rahatsız idi. Kendi için birşey yapmamasına kızıyorlardı. Muayeneye geldiklerinde ben de diyabet tedavisinde egzersizin öneminden , dengeli ve sağlıklı beslenmenin diyabetin en önemli tedavisi olduğundan bahsetmiştim. Ben de yaşlılığın ve biraz da pandeminin neden olduğu muhtemelen düşük dozlu depresyon diye düşünmüştüm.
Bugün sonuçları için anne-kız geldiler. Sonuçlar hastamızı temize çıkarıyordu. çünkü hemogram testinde anemisi mevcuttu. Kan yani hemoglobin değeri 8'lere düşmüştü. Zaten kanı bu kadar düşük olan bir hasta sürekli halsiz, bitkin, yorgun hisseder. Sürekli yatmak ister.
Bu sabah hastama '' Meğer sen haklıymışsın! Sakın damardan kan alana kadar kendini fazla yorma! kusura da bakma! Kızının ve eşinin gazına geldim ben de sana daha çok hareket et dedim. Ama bak haklıymışsın'' dedim..
Hastam ''seni çok sevdim:revolving_hearts:!'' dedi. '' Ben de dedim. Senin iyiliğin için ilk geldiğinde öyle çok konuştum seninle dedim.. Zaten bundan sonra iyileşene kadar ayrılmak yok '' dedim.
Hastamız şimdi ivedi olarak 1-2 ünite damardan kan (eritrosit) alacak...Alınca iyi hissedecek..Sonra da mide ve bağırsak sistemi incelenecek...
Tıp bir labirent bulmaca gibi... Önünüzde bir çok yol vardır hastalık tanısı için. Bazen hastada farklı bir neden düşünürken kan tetkikleri hekimi tamamen farklı bir yolun içine götürür! Yapılacak ileri tetkikler ise başka hangi yola gideceğinize karar verir, sonunda çıkışa varırsınız!
(Bazen de varamayabilirsiniz)
